Önceki başlık :: Sonraki başlık |
Yazar |
Mesaj |
TA6B Yamaha Grubu


Kayıt: May 31, 2004 Mesajlar: 4276 Nerden: Amisos
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 07, 2014 7:30 pm Mesaj konusu: 2014 Yılı Balkan ve Avrupa Ülkeleri Gezimiz |
|
|
14 Gün, 8000 Km, 6 Motosiklet, 9 Kişi, Yunanistan (Greece), Makedonya (Macedonia FYROM), Arnavutluk (Albania), Karadağ (Crna Gora), Bosna Hersek (Bosnia and Herzegovina), Hırvatistan (Hrvatska Croatia), Slovenya (Slovenia), Vatican, Italya (Italy), Monaco, Fransa (France) turu.
Tura katılacak motorize ekip:
• Göksel Akana ve artçısı Aysun - BMW R1100 GS (İzmir)
• Erkan Türkkan ve eşi Deniz Türkkan - Yamaha XT600 E (Manisa)
• Volkan Cingöz ve artçısı Selin Tabak - Yamaha XT660Z Ténéré (Manisa)
• Ekrem Gürbüz - Honda VFR 800X Crossrunner (İzmir)
• Erol Koçan - Suzuki DL650 V-Strom (İzmir)
• Gökşin Y.Kıvanç - Yamaha XT660Z Ténéré (Samsun)
Hikayemiz kısaca şöyle:
2014 yılının Temmuz ayında yapmayı planladığımız gezimizi kazasız belasız tamamlamış bulunuyoruz. Geziye başlamadan önce rota değişikliği yaparak Avusturya, Slovakya, Macaristan, Romanya ve Bulgaristan ülkelerini bir sonraki gezi planı içine alarak turu biraz daha kısaltmak zorunda kaldık. Çünkü bu ülkeleri de dahil etseydik 6.000 Km lik turumuz 10.000 Km'yi geçecekti ve iki hafta bize yetmeyecek, hem yorucu hem de maliyetli olacaktı.
Günler öncesinden [Çeşme--Chios], [Chios--Pireas] gemi biletlerimiz alındı ve otel rezervasyonlarımız yapıldı. Herkes geziye odaklandı ve 12 Temmuz Cumartesi gününü iple çekmeye başladık. Beklenen gün geldi ve arkadaşlarım sabah saatlerinde Çeşme'den kalkacak olan feribota ulaştılar. Ben hariç herkes hazır bir şekilde motosikletleri de yükleyerek gemiye bindiler ve ilk durak olan Sakız Adası'na çıktılar. Ben hariç diyorum çünkü vize işlemleri için Yunanistan'ın İzmir Başkonsolosluğuna başvurumu iki hafta önce yapmamıza rağmen konsolosluktan olumsuz yanıt geldi ve ikametgahımın Samsun olması sebebiyle İzmir'den değil, İstanbul Konsolosluğuna başvuru yapmam gerektiğini söylediler. Tek sıkıntımız zaman ve vize işlemleri için son 4 gün süremiz kalmıştı. Olumsuz yanıt daha önce gelmiş olsaydı yine sorun olmayacaktı... Bayram arifesi ve tatilcilerin yoğun taleplerini de eklersek benim vize yalan oldu ve arkadaşlarım bensiz yola çıkmak zorunda kaldılar. Geç te olsa şansımı deneyerek ben İstanbul'dan başvurumu yaptım ve beklemeye başladım. Bu arada vize işlemlerimi halleden Turizm Şirketi, Perşembe günü veya en geç Cuma günü akşam vizemi garanti alabileceğini söyleyinde çok umutlanmıştım. Ama olmadı ve üstüne üstlük araya hafta sonu tatili de girdi. Arkadaşlarım WhatsApp'dan olayı heyecanla takip ediyorlar ve bende onlara sürekli bilgi aktarıyordum. Nihayet Pazartesi günü akşam 20.00'da vizem çıktı. Geç olduğuna sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim. O kadar canım sıkılmıştı ki bir ara gitmekten bile vaz geçtim diyebilirim . Ama bu geziye çok hazırlanmıştım ve mutlaka gruba katılmalıydım.
Bu arada arkadaşlarım Sakız Adasından tekrar feribot ile hareket ederek Yunanistan'ın Pireas limanından karaya çıktılar ve Cumartesi akşamı Athens (Yunanistan) konaklanacak otele yerleştiler. Pazar günü yola devam ederek Sarande'de (Arnavutluk), Pazartesi ise Dubrovnik'te (Hırvatistan) kaldılar.
Ben ise 15 Temmuz Salı sabahı ancak yola çıkabildim, 250 Km İstanbul-İpsala arasını 2,5 saatde tamamlayıp Yunanistan'dan giriş yaptım. Rota belliydi ve amacım en kısa zamanda ve çabuk bir şekilde gruba ulaşmak, onları yakalamak ve birlikte geziye devam etmekti. Bunun için biraz risk almak zorundaydım. Hız sınırlarını aşamazdım çünkü hemen her yerde radar vardı; o yüzden uykusuz kalmayı göze aldım. Başka türlü yetişmem söz konusu değildi. Thessaloniki (Yunanistan) güzergahını takip ederek, oradan Makedonia (FYROM) gümrüğünden giriş yaptım ve gece sabaha kadar motosiklet üzerinde tek başıma devam ettim. Makedonya'da o kadar ıssız ve ormanlık alanlardan geçtim ki, yolda ne ışık, ne insan, ne tabela yoktu. Şimdi düşünüyorum da; motosikletim arıza yapsa gecenin bir yarısı ormanın ortasında kafayı yerdim herhalde. İnsan yolculuk esnasında bunları düşünemiyor. Biraz da heyecan ve azim olunca basıyorsun gaza gidiyor... Bitola üzerinden geçerek Ohrid gölünün etrafından dolanarak Arnavutluk'a giriş yaptım ve Elbasan yolunu takip ettim. Tirane, Durres ve Shkoder dediğimde yine gece yolculuğu başlamıştı ve Dubrovnik'i gece geç saatlerde geçmek zorunda kalmıştım. Bu uykusuz geçen ikinci gecemdi ve itiraf edeyim ki gözümde tek damla uyku yoktu. Yorgunluk ta hissetmiyordum ama bol bol su içiyordum. Güneşin altında yolculuk yapınca vücut acaip bir şekilde su kaybı yaşıyor (dehidrasyon) ve elimden geldiğince bu açığı kapatmaya çalıştım. Açlık ta hissetmiyordum ama zaman zaman kısa molalar vererek yemek olayını aparitif gıdalarla geçiştiriyordum. Uzun lafın kısası yol mu beni yenecek yoksa ben mi yolu yeneceğim diyerek 3 gün, 2 gece 48 saat uykusuz kalarak 17 Temmuz Perşembe günü sabah erken saatlerde Venedik'te otelden çıkış yaparlarken yakaladım arkadaşlarımı... Hatta grup üyelerinden bazı arkadaşlar benden ümidi kesmişlerdi bile. Her günümüz ayrı bir macera her günümüz ayrı bir güzellikte geçti bu gezimizin. Ve ben o uykusuz halimle Alp'lerde Stelvio Pass'lara çıkarak hacı bile oldum. Göksel hocamın tavsiyesi üzerine Alp'lerin eteklerinde verdiğimiz kısa molada enerji içeceğini vurunca gözlerim felfecir olmuştu.
Buyurun fotolara...
Çeşme'de buluşma ve gümrük işlemlerinin halledilmesi...
 _________________ Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever
 |
|
Başa dön |
|
 |
Sponsor Linkler
|
Tarih: Mesaj konusu: |
|
|
|
|
Başa dön |
|
 |
TA6B Yamaha Grubu


Kayıt: May 31, 2004 Mesajlar: 4276 Nerden: Amisos
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 07, 2014 7:32 pm Mesaj konusu: |
|
|
Ve macera başlıyor... Atina yolcusu kalmasın
 _________________ Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever
 |
|
Başa dön |
|
 |
TA6B Yamaha Grubu


Kayıt: May 31, 2004 Mesajlar: 4276 Nerden: Amisos
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 07, 2014 7:32 pm Mesaj konusu: |
|
|
Sonunda Yunanistan
Meteora Greece manzaraları...
 _________________ Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever
 |
|
Başa dön |
|
 |
TA6B Yamaha Grubu


Kayıt: May 31, 2004 Mesajlar: 4276 Nerden: Amisos
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 07, 2014 7:33 pm Mesaj konusu: |
|
|
Kalambaka (Kalabaka) , Yunanistan'ın Trikala bölgesinde bir yerleşim yeri. Meteora Manastırlarının bu bölgede olması nedeniyle önemli. Meteora, Yunanca “göklerde asılı” demekmiş. Manastırları yakından görünce bunun ne kadar doğru olduğunu anlayacaksınız. Manastırlar Unesco'nun Dünya Kültür Mirasları listesinde yer alıyor.
Selanik'ten otoyola girerek, Larisa, Trikala tabelalarını takip ederek Kalambaka'ya varabilirsiniz. (Yol güzel ancak uzun). Daha kısa ve maceralı bir yol takip etmek isteyenler;
Selanik - Veria - Kozani yolunu tercih edebilirler, dik iniş, çıkışlar ve virajlarla dolu. (Fren balatalarınızı tüketecek kadar).
Meteora'nın tarihi 9. yüzyıla dayanıyor. Ortodoks rahipler Hıristiyanlığın ilk dönemlerinde inzivaya çekilmek, Tanrı'ya daha yakın olmak ve tehlikelerden korunmak amacıyla bu manastırları yapmışlar.
Bu dönemde burada 24 adet manastır inşa edilmiş. Birçoğunun yıkıntılarını bugün de kayaların tepesinde görmek mümkün. Ancak 6 tanesi günümüze ulaşmış durumda. Bu manastırlardan 5 tanesi rahiplere 1 tanesi de sadece rahibelere ait. Kadınlar manastırında hiç erkek yok. 6 manastırın ziyaret saatleri ve günleri manastırların yapılarına göre değişiyor. Rahipler manastırlara birbirlerini ipten yapılmış file asansörlerle çekmek suretiyle ulaşıyorlarmış.
1- Moni Agiou Nikolaou Anapafsa
2- Moni Megalou Meteorou: Bu manastırı ziyaret etmek için 400 basamak çıkmanız gerekiyor. Buraya ilk inşaa edilen manastır ve kütüphanesinde 640 adet el yazması kitap bulunuyor.
3- Moni Agias Varvaras Roussanou
4- Moni Varlaam: Oldukça eski duvar resimlerine sahip (Fresk).
5- Moni Agias Triadas: En güzel Kalambaka manzarasını buradan seyredebilirsiniz.
6- Moni Agiou Stefanou: Araba ile kolaylıkla ulaşılabilirsiniz.
NOT: Roger Moore'un ünlü filmi ‘For Your Eyes Only’ “Agia Triada Manastırı” nda çekilmiş.
Gitmek isteyenler için;
• Selanik – Kalambaka : 232 km
• Atina – Kalambaka : 348 km
• İpsala – Kalambaka : 617 km
 _________________ Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever
 |
|
Başa dön |
|
 |
TA6B Yamaha Grubu


Kayıt: May 31, 2004 Mesajlar: 4276 Nerden: Amisos
OFFLINE
|
Tarih: Prş Ağu 07, 2014 7:34 pm Mesaj konusu: |
|
|
Sarandë (Arnavutça: Rrethi i Sarandës) (Yunanca: Αγιοι Σαραντα/Ağii Saranta) Arnavutluk'un otuz altı ilinden biridir ve Arnavutluk'un en güneyinde yer alır. Sarande, Arnavutluk'un Saranda bölgesinin başkenti aynı zamanda turistlerin en çok ilgisini çeken tatil yeri.
Yüzölçümü 730 kilometrekare olan ilin nüfusu 1993 yılı sayılarında 53,700 olmasına karşın, 2004 yılı varsayımlarında nüfusun 35,000'lere gerilemiş olduğu görülmektedir. Bölgede birkaç hotel bulunmakta aynı zamanda bölgenin her yerinde restaurant, kafe ve bar bulabilirsiniz.
Merkez kenti kendi ile aynı adı taşıyan Sarandë'dir. Diğer önemli yerleşim birimleri Konispol (Yunanistan sınırında), Ksamil, Çukë, Vrinë, Shkallë, Vervë ve Butrint. Büyük oranda Yunan nüfusun bulunduğu ilde birkaç köy de bulunur.
Adriyatik kıyıları süper...
Arnavutluk'un zirvelerinden Adriyatik
 _________________ Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever
 |
|
Başa dön |
|
 |
|
|
|
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
|
|
|