Enduro ruhu nerede?

[TA6B]

Hayat şartları, meşguliyetler ve geçim derdi ağırlaştıkça hobilerimize ayırdığımız zamanı ya kısıyoruz ya da bir süreliğine rafa kaldırıyoruz Volkan. Bu topiclerde okuduğumuz "gezecek arkadaş bulamıyorum" serjenişleri uzun zamandır var olan ancak kabullenemediğimiz toplumsal ve sosyal sorunların habercisi aslında.

Yoğun çalışma ve stres yüzünden bir çok arkadaşımız motosikletini zaten garaja park etmiş durumda. Bazıları ise hafta sonu kısa bir turun benzin ve yemek masrafları dahil en az 100 TL bir maliyet getireceğini hesaplayıp yola çıkmaktan vazgeçiyor/erteliyor.

Senede 1 defa uzun tura çıkıp motosikletini bir sonraki sezona kadar yerinden oynatmayanları biliyorum ben. Kısaca şunu söyleyebilirim; motosiklet gezileri toplu halde yapılarak keyif veren bir hobidir varsayımından yola çıkarsak sizin paranızın çok olması veya refah düzeyinizin yüksek oluşu birşey ifade etmiyor.

Ya arkadaş zor buluyorsunuz ya da yola çıkmaktan vazgeçiyorsunuz..
_________________
Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever

[Sponsor Linkler]

[emrello]

Geçen sene Xmax'la 6000 km yapmıştım, bu sene heves edip Transalp aldım 3000 ancak oldu.

İstanbul'da yola çıkmak mesele maalesef. Biz endurocular daha çok ıssız yolları seviyoruz ama oralara ulaşmak için de uzunca bir süre hiç sevmediğimiz otobanlardan gitmek zorunda kalıyorsun veya işin içine feribot giriyor.

Uzaktan göründüğü kadar kolay olmuyor yani. En azından İstanbul için böyle... İşin aile-eş, maddiyat boyutunu hiç konuşmayalım, orası ayrı bir hikaye.

Tehlikesini de bir kenara bırak İstanbul'da motora binmek bayağı bir mesai gerektiriyor. Kendi adıma konuşayım: İstanbul'da oturup enduronun hakkını vermek çok zor.
_________________
TA '07 (Anya)

[TA6B]

Haklısın emrello, İstanbul'da yaşamanın faturası ağır oluyor maalesef. Bizler bu konuda sizden bir adım daha öndeyiz (aslında gerideyiz demek daha doğru olurdu) ve daha çok şanslıyız. Şu anda benim evden 3-5 km yukarı doğru tırmansam kendimi dağlara atabilirim mesela. Öyle bir yapılaşma ve inşaat çalışmaları var ki anlatamam. Sanırım 3-5 sene içinde askeri ve sit alanları hariç yeşil alan kalmayacak memlekette.
_________________
Gökşin Y.KIVANÇ
Honda CRF1000L Africa Twin & SYM Fiddle II 125
OSCAR | Golden Retriever

[ulas]

emrello, her ne kadar komşu da olsak "yola çıkmak" mefhumunun söylediğin gibi İstanbul için özellikle zor olduğunu düşünmüyorum. Bu konudaki zorluk TA6B'nin bahsettiği çalışma temposu yüzünden ortaya çıkıyor bence. Russel ın İnsanoğlunun refah içerisinde yaşayabilmek için günde 3-4 saat çalışmasının yeteceğini savunduğu eseri "aylaklığa övgü" geliyor aklıma. Enduro sadece dişli teker yumuşak süspansiyon değil, doğduğunda "çalışmak erdemdir" diye öğretilip 65 yaşına kadar haftada 50 saat çalışmak zorunda bırakılan, çevresinde tüketmek üzerine kurulmuş bir düzenin kıskacından kurtulmaya çalışan fakat hele büyükşehirlerde bundan kurtulamnın olanaksızlığını hissedip derin depresyonalr içinde kaybolan şehir insanının en azından yeşille toprakla beraber olabilme umudunu içinde yaşatmasına olanak veren bir imkan aynı zamanda. Mesele sadece yola gitmek değil o ihtimali hep barındırmak biraz da galiba

[Alfa]

Moralinizi bozmayın. İşi geçici bir duraklama olarak alın. Motorculuk esasen kuvvetli bir bünye ister. Öyle pek hanımevladı işi değildir. Bu işe her başlayan sonuna kadar gidemez. Çok azı bunu başarır. Trend bir düşer bir çıkar. 4-5 senedir bir hucüm oldu şimdi durakladı. Elenecek ve gerçekten motorculuğu tutku seviyesinde benimseyenler devam edecektir. Birde gırgır şamata peşinde olanlar var ki onlar zaten kalıcı olmaz.

Haksızsın. Çünkü enduro ruhu değil motorcu ruhu olur. Motor sürücülüğü, motosikletle yaşam ruhu olur. Endurocu ruhu dediğin zaman bölücülük olur.
_________________
Karanlığa küfür edeceğinize kalkıp bir mum yakın. Konfiçyüs.

http://alfamotosiklet.blogspot.com
www.alfamotosiklet.net