İzmirden çıktık yola geze geze Mittenwalda :)

[purpledcobra]

Merhaba arkadaşlar;

08-25 Temmuz arasında 17 gün 12 ülke ve yaklaşık 6000 km kapsayan Avrupa gezimizi nihayet yayınlama fırsatı bulabildik. Uzun süredir bilgisayarın başına geçip gezi yazısını yazmak için fırsat kolluyordum ama biriken işlerden bir türlü fırsat bulamıyordum ama artık yavaş yavaş geziyi yayınlama başlayabilirim

Gezimizin başlangıcı benim için şaka ile başlayan bir muhabbetin sonunda oldu. Hasan Abi ile her zaman rota çalışmaları yapar ve nereye gideceğimiz konusunda konuşuruz ancak bu geziye kadar AKYAKA gezimiz dışında benim yüzümden (iş iş iş) ciddi bir faaliyet de yapamadığımızı belirtmek isterim. Ama bu rotayı konuşmaya başladığımız andan itibaren farklı bir şey olacağını hissediyordum, çünkü eşimlede uzun zamandır böyle bir gezi üzerinde konuşuyorduk ve sonunda bu geziyi yapmaya karar verdik ve başladık rota planlamaya… İşin en zevkli kısmı burasıydı, her gün yeni bir yol planlama, kalacak ve gezilecek yerleri belirleme, ne alınacak ne giyilecek v.s. işleri gerçekten çok eğlenceliydi. Gezimiz en başta 3 motor ve 6 kişi olarak planlanmıştı ancak daha sonra Murat arkadaşımızın özel işleri nedeniyle gelemeyeceğini belirtmesi bizi hem çok üzmüş hem de özellikle beni acaba geziyi ertelesek mi düşüncesine itmişti. Hasan Abi ile aramızda yaptığımız konuşma sonrası bu fırsatı yakalamanın bir daha zor olduğunu ve planladığımız şekilde geziyi yapmamız gerektiği konusundaki telkini sonunda çok çabuk ikna oldum Gezi için yılbaşından beri aramızda belli iş bölümleri ile rota planı yapmaya başladık. İlk düşüncemiz karayolu ile YUNANİSTAN-HIRVARİSTAN üzerinden VENEDİK ve oradan İTALYAnın Batı kıyısı üzerinden ROMA ve BRİNDİSİ üzerinden YUNANİSTAN’a geçip TÜRKİYE’ye dönmekti. Ancak yaptığımız konuşmalar sonrasında gezi tarihi nedeniyle o bölgelerin çok sıcak olacağı ve gezinin işkenceye dönüşme ihtimalinin yüksek olacağı idi. Bu nedenle gezi rotasını kuzeye çevirip AVUSTURYA-ALMANYA üzerinden dönmeye karar verdik. Gezi komisyonu olarak :na: öncelikle her gün kaç km geçebileceğimiz ve bu km’ye göre nerelerde kalabileceğimizi planladık. Bunun için bu rota üzerinde yapılan neredeyse tüm gezi yazılarını okuduk
Daha fazla uzatmadan gezi yazısına geçelim. Gezi kadromuz iki motor ve dört kişiden oluşuyordu. İşte gezinin kahramanları ve küheylanları :huge:
Soldan sağa;
Levent & Öznur KAHRAMAN
KLE 500 (2005)
Şenay ÖZHAN & Hasan BAŞOĞLU
F 650 GS (2004)


By lk1302

Öncelikle geçtiğimiz rotanın genel bir görünümü;


By lk1302
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650

[Sponsor Linkler]

[purpledcobra]

Veee;

1.gün: 8 Temmuz Perşembe 2010, İZMİR- GELİBOLU 358 km


By lk1302

Rotanın uzunluğu ve sürenin kısıtlı olması nedeniyle gezimize 8 Ağustos Perşembe günü başladık. Gece GELİBOLU’ya ulaşıp sabah erkenden yola çıkmanın bize çok büyük zaman kazandıracağını düşündük. Gerçektende öyle oldu... Tabi o gün benim ve Öznur için mesai var yola erken çıkmakta gerekiyor bu nedenle Öznur motor kıyafetlerini yanına alarak işe gitti bende 1 gün önceden hazırladığım motorumu alıp Öznur’un iş çıkışına MENDERES’e gidip saat 17.00’de onu aldım. Oradan otoban üzerinden buluşma noktamız olan Çiğli otoban çıkışına tempolu bir sürüşle geldim. Anıl ”windnortheast” kardeşim vedalaşma eskortluğu ve fotoğraf çekimi için bizi bekliyordu. Hasan abi ile yol değerlendirmesinden ve kısa bir vedalaşma ardından zaman kaybetmeden yola çıktık.


By lk1302

By lk1302

By lk1302

İzmir'e güle güle...


By lk1302

Ayvalık’a kadar sorunsuz bir şekilde geldik. İlk molamızı hem dinlenmek hemde seyahate çıkmadan son kez görüşmek adına Ayvalık’ta yaşayan ailemin yanına uğradık. Tabi Annem gerekli hazırlıkları önceden yapmış, poğaçalar, kurabiyeler hazır ^^ .Hayır dualarını ve erzaklarımızı alarak yola devam ettik. Hedefimiz hava kararmadan KAZ DAĞLAR’ını geçmekti ancak Kaz Dağlarına geldiğimizde hava kararmıştı, biraz sıkıntılı bir yolculuk ile KAZ DAĞLARINI geçtik. Ayrıca hava inanılmaz soğumuştu ve üzerimizde yazlık kıyafetler vardı :teeth: . Saat 24.00 gibi feribota gelebildik burada biraz ısınıp dinledik.


By lk1302


By lk1302

Eceabat’a geçer geçmez GELİBOLU’da kalacağımız Cennet Pansıyon’a doğru tekrar yola devam ettik. İşte burada GPS’in ne kadar güzel bir alet olduğunu ilk defa anladık, o karanlık ve soğuk havada bizi hiç uğraştırmadan pansiyonun kapısına kadar getirdi :good: Saat 01.00’i gösteriyordu hemen odalara yerleşip yattık sabah sınırı geçip öğleden sonra Selanik’te olmamız gerekiyordu…
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650

[purpledcobra]

2. gün: 9 Temmuz Cuma GELİBOLU- SELANİK 445 km

By lk1302

Sabah 07.00 gibi kalktık hemen hazırlandık ve motorları yükledik. Bu ilk motor yükleyişimizi sabahın bu saatinde yaparken önümüzdeki 15 gün boyunca her sabah aynı işi yapacak olmamız beni biraz gerdi açıkçası . Sabah kahvaltısını güzel bir manzaraya karşı yaparken ilerideki karanlık yağmur bulutları keyfimizi kaçırmaya yetmemişti nede olsa gezinin ilk sabahıydı ve daha Türkiye’den bile çıkamamıştık :drink: .
Kahvaltı sonrası pansiyon sahipleri ile vedalaşıp hemen yola koyulduk. Bu arada kaldığımız pansiyonu internetten rasgele seçmiştik kahvaltı ve manzara güzeldi ama odalar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Yinede pansiyonun koordinatlarını verelim;
K 40.29611* D26.52669*
Cennet Pansiyon, Eceabat-Gelibolu üzeri 20. km’de


By lk1302
Oda Fiyatı: 50 TL

İlk durağımız Keşan Migros oldu… Motorları park ederken başlayan yağmur bizi biraz tedirgin etti ancak İpsala’ya geldiğimizde hava açtı ve sınıra kadar hiç bulut kalmadı.
Sınırı hızlı ve sorunsuz bir şekilde geçtik tabi bu kadar hızlı geçmemizde daha önce okuduğum gezi yazılarında belirtilen “motorla sınıra geldiğinizde sakin sıraya girmeyin direk en öne geçin” şeklindeki yorumların etkisi büyük oldu. Sıranın en önüne geçerken 34 plaka bir 1200 GS gördük ve arkamızdan o da sıranın en önüne geldi… Yunan polisi hiç birşey sormadan evrakları aldı ve işlemlerimizi yaptı. Ancak sınırdaki Alman plakalı Türk’lere aynı kibarlığı gösterdiklerini söyleyemeyeceğim.
Sınırdan sonra benim 70 km’lik benzinim kalmıştı bu nedenle otobandaki ilk çıkıştan çıkıp en yakın kasabadan benzin aldık(otoban üzerinde benzinlik yok) ve daha sonra Kavala’ya doğru devam ettik. Otoban gerçekten çok güzeldi tabi yolun düzlüğü ve kalitesi açısından yoksa çok sıkıcı bir yol :non:


By lk1302

By lk1302

Otobandaki birkaç moladan sonra saat 14.00 gibi Kavala’ya vardık. Kavala merkezde biraz dolaştıktan sonra gözümüze kestirdiğimiz ilk restaurant’a(Panos ve Zafira Restaurant) oturduk ve direk ahtapot’umuzu ve balıklarımızı söyledik
Örnek Fiyat;
Meşrubatlar: 1,80€
Hamsi: 6€
Ahtapot: 9€
Grek salata: 6€


By lk1302

By lk1302

Yemekten sonra zaman kaybetmeden Selanik’e doğru yola çıktık ve saat 17.00 gibi Selanik’e vardık. Sıcak ve sıkışık trafik resmen bir eziyetti. GPS sayesinde kolayca Hotelimizi bulup yerleştik ve kendimizi duşa
attık…
Biraz dinlendikten sonra şortları giyip attık kendimizi Selanik sokaklarına. Elimizde harita başladık gezmeye. Önce sahile indik ve kordon boyunda dolaştık. Kordon boyu İzmir’e gerçekten benziyor… Yürüyerek Şehrin meydanına geldik ve beğendiğimiz bir kafeye oturduk ve birer soğuk bira söyledik :drink: Gezi boyunca 1 bira için en yüksek ücreti burada ödemiş olduk 30 cl bira 6€ ^^ .


By lk1302

By lk1302

By lk1302

Daha sonra arka sokakları gezmeye başladık ve akşam yemeği için yer baktık.
Gezdiğimiz arka sokakların birinde beğendiğimiz ve çok fazla turistik olmadığını düşündüğümüz bir tavernaya oturduk ve yemeklerimizi ve tabi ki Uzo’muzu söyledik…
Örnek Fiyatlar;
Uzo: 5€(ufak)
Sardalya: 6€
Kızartma peynir: 2,5€


By lk1302

Yemekten sonra Uzo’nun ve gecenin vermiş olduğu rehavet ile uzuuuun bir yürüyüş sonunda hotelimiz bulduk baya uzun bir yürüyüş oldu gerçekten… Ve yemekte Hasan abi’nin dediği gibi Uzo sayesinde güzel bir uyku çektik…


MALİYET BİLGİLERİ (€):

Yakıt: KLE 500 için
Alınan Litre:22 lt
Ödenen Para:28€

Yemek:
Öğle: 20€ (2 kişi)
Akşam: 18€ (2 kişi)

Konaklama (İki Kişi): 62€ oda fiyatı.(ABC Hotel) K 40.63064* D22.95321*
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650

[purpledcobra]

3.gün: 10 Temmuz Cumartesi Selanik-Priştina 323 km


By lk1302

Sabah erkenden kalkıp Atatürk’ün evini ziyaret için dışarı çıktık. Atatürk’ün evi hotele yürüme mesafesinde olduğu için dolaşarak gitmeyi planladık önce gidip güzel bir kahvaltı yapacaktık. Dün akşamki uzun yürüyüş sırasında gördüğümüz bir börekçiye gittik ve birbirinden değişik tatlı ve tuzlu böreklerden 1’er tane ortaya karışık söyledik. 4 kişi toplam 8€ hesap ödedik ama sağlam doyduk. Sonra Atatürk’ün Evininde olduğu Türkiye Büyükelçiliğine doğru yürüdük. Atatürk’ün evi Elçiliğin bahçesinde bulunuyor yani Türk Toprakları sayılıyor Hafta sonu elçilik kapalı olmasına rağmen Müze olarak hizmet veren Atatürk evi saat 10.00’da ziyarete açılıyor. Kapıdaki Yunan Polisi oldukça nazik davrandı ve giriş kapısını gösterdi. Elçilik görevlileri 1 rehber görevli eşliğinde herhangi bir ücret almadan Atatürk’ün evini gezdirip sorularınızı yanıtlıyor. Gerek evin durumu gerek evin bulunduğu bahçe oldukça bakımlı ve güzeldi. İçerisini detaylı olarak gezdikten sonra yola çıkmak için hotelimize geri döndük.
Aslında Atatürk'ün evi ile ilgili elimdeki tüm fotoğrafları koymak isterim ama o zaman gezi yarım kalır Herkesin mutlaka gitmesi gereken ve Atatürk'ün değerini daha iyi anlamamızı sağlayan bir yer...


By lk1302

By lk1302

Selanik ile Makedonya sınırı yaklaşık 80 km. Biz saat 13.30 gibi Yunan sınırından çıkmış olduk. Makedonya sınırı kalabalıktı ve bu sefer sınır polisi en öne geçmemize izin vermedi bu nedenle o sıcakta motor tepesinde 1 saate yakın bekledik. O sırada Hasan abi Türk olduklarını anladığı bir Alman plakalı araca rica ederek öne geçmemizi sağladı Makedon polisi o kadar yavaş klavye kullanıyordu ki neredeyse uyuyacaktık…


By lk1302

Sınırdan geçtikten sonra Freeshop’ta kısa bir tur attık ve fiyatları yüksek bulduğumuz için bişey almadan yola devam ettik. Hedefimiz öğlen yemeği daha doğrusu öğleden sonra yemeği için ÜSKÜP’te olmaktı.


By lk1302

Üsküp’e girişte eski şehri bulmakta biraz zorlandık çünkü GPS’te ÜSKÜP’ün detaylı haritası yoktu ve bu sefer göz yordamıyla yolumuzu bulduk. Üsküp gerçekten çok güzel bir şehir fotoğraflar bunu ne kadar yansıtıyor bilmiyorum ama şahsen çok beğendim. Tabi bunda yediğimiz o leziz yemeklerin etkisi büyük olmalı.


By lk1302

Tüm gezi boyunca yediğimiz en lezzetli yemekler buradaydı. Söylemesi ayıp ama göstermesi daha ayıp olacak masayı donattık ve deli gibi yemek yedik. Mekanın sahibi Cemal Bey (tabiî ki Makedon Türklerinden) inanılmaz cana yakın, bize hemen fotoğraflar getirdi. 2005 yılında Süleyman DEMİREL burada yemek yemiş ve bol bol fotoğraf çektirmiş. Bizde tabi tüm fotolara birkaç kere bakmak zorunda kaldık Yemekler bir tarafa ama bir tatlı manyağı olarak hayatımda yediğim en güzel tatlıları burada yedim desem abartmış olmam sanırım. Hepsi çok lezzetliydi. Gerçek anlamda gırtlağıma kadar doymuş olamama rağmen bir lokma daha yiyebilmek için kendimi zorluyordum Hesap ise en az yemekler kadar güzeldi
Menü:
1 porsiyon (15 ad. Köfte), 2 kurufasulye(çömlek), 3 yoğurt, 2 mücver, 2 patlıcan, 2 biber kızartma, 5 su, 1 bira, 2 porsiyon tatlı (6 ad.)

Hesap ise: 15 €(4 kişi)
National Restaurant -TURİST-
Adres: Old Turkish Bazaar Gradishte no:14 Skopje
Yaklaşık Koordinatlar: K 42.00063 D 21.42969


By lk1302

By lk1302

Üsküp tam bir Türk şehri özellikle eski kale içindeki şehir çok güzeldi. Ara sokaklarda gezerken yaklaşık 70-80 yaşlarında bir amca ve 4-5 yaşlarındaki bir çocuğun Türkçe konuşmaları milliyetçilik duygularımı kabarttı açıkçası… Onların o güzel şiveli diyaloglarını hem büyük bir gurur hemde merakla dinledikten sonra fazla zaman kaybetmeden yola çıkmak için motorların yanına döndük…
Priştina’yı gezmeyi düşünmediğimiz için Üsküp’e biraz fazla zaman ayırdık ama hava kararmadan da Priştina’da olmak lazımdı. Ve bunun ne kadar önemli olduğunu Kosova’ya girince anladık.


By lk1302

Makedon sınırından girer girmez her şey değişti. Kosova hala savaşın izlerini taşıyor. Her yer yıkık ve harabe durumda. Yollardaki kasabalarda duvarları yıkılmış kurşun izleri dolu bir çok bina mevcut. Yollar asfalt ama oldukça kötü hele trafik berbat. Trafik kuralları yok gibi, kim daha hızlı ve önce davranırsa yol onun :grrr: Bu karmaşada yine GPS yardımı ile internetten rezervasyon yaptırdığımız Hostel’imize geldik Ama bizim geleceğimizden kimsenin haberi yokmuş… Hostel sahibi bizi görünce oldukça şaşırdı çünkü rezervasyonumuzdan haberi yokmuş sezon için Hosteli tadilat yaptırıyormuş ??? Biraz konuşmadan sonra bizide kaçırmamak için bodrum katta bulunan ve rutubetten nefes alınamayacak olan 2 ad odası olduğunu söyledi. Tabi kızlar kesinlikle kabul etmeyince başka yer aramak için oradan ayrıldık. Yolda geçerken gördüğümüz ve dıştan orası için Lüx görünen hemde *** hotel olduğu yazan LYON Hotel’e geldik. Kısa bir pazarlıktan sonra 45€ olan oda fiyatlarını 35€ çektirip kendimiz içeri attık.


By lk1302

O akşam dışarı çıkmadık ve hotelde dünya kupasını seyrederek dinlendik. Çünkü ertesi sabah uzun ve yorucu bir rota bizi bekliyordu…

Bilgi:
Makedonya'da 2 kere otoban kullandık zaten başka yol yok ilk gişede 1€ ikinci gişede 0.50 cent ücret ödedik.
Gezdiğimiz ülkeler içinde en ucuz benzin Makedonya'da yaklaşık 1 lt = 1.1€ :good:
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650

[purpledcobra]

4.Gün: 11 temmuz Pazar Priştina- Pudva 325 km

By lk1302

Bugünkü yol planımız gezinin en uzun rotalarından bir olacaktı bu nedenle sabah erkenden yola çıktık. Haritada rotayı planlarken Kosova-Montenegro arasında yer alan ana sınır kapısından değil de dağların içinde kalan daha küçük ve fazla kullanılmayan bir sınır kapısından geçmeyi tercih ettik.Bu nedenle yukarıdaki haritada geçtiğimiz yol elle çizildi. Geçtiğimiz sınır kapısını sadece viamichellin'in sitesinde bulabildim ama onuda buraya yüklemeyi beceremedim Priştina’dan sınıra gidiş için Hotel’deki resepsiyon görevlisinden tavsiye istedik ve o da bizim planladığımız yolu söyledi ancak yolun 10. km’sinden sonra yaklaşık 20 km boyunca yol çalışması vardı ve sürekli çukurlarla dolu toprak yolda gitmek zorunda kaldık. Bu bize ciddi zaman kaybettirdi.


By lk1302

By lk1302

Çalışma sonrası yol güzel ancak kalabalıktı ve yolda bir çok noktada radar vardı. Eski tip tabanca radarla denetleme yapan polis bizi hiç durdurmadı Sınıra en yakın kasabada benzin aldıktan sonra tekrar yol tarifi alarak sınıra doğru yola çıktık ancak yolda benim GPS’i yanlış okumam ve yolu kaçırmam nedeniyle fark etmeden rotadan çıktık. Burada GPS’in alternatif rota planla fonksiyonunun kapalı olmasının ne kadar önemli olduğunu anladım. Ben ekrana bakana kadar GPS yeni rota planladığı için rota dışına çıktığımızı fark etmedim ve gitmeye devam ettim. Bu nedenle neredeyse 50-60 km yolu uzattık :grrr: Tekrar doğru rotayı bulup sınıra yaklaştığımızda doğa ve iklim değişmeye hava serinlemeye başlamıştı. Sınıra kadar yaklaşık 20-30 km çok güzel virajlı dağ yollarından tırmandık. Virajların nerdeyse hepsi hairpin şeklindeydi. Gerçi 2 kişi 3 çanta ve 500 cc bir motorla yapabileceğiniz fazla bişey yok ama olabildiğince eğlenmeye çalıştık ^^


By lk1302

By lk1302

By lk1302

By lk1302

By lk1302

By lk1302
_________________
Sonunda R 1150 GS
DL 1000
KLE 500
Pegaso 650