Önceki başlık :: Sonraki başlık |
Yazar |
Mesaj |
turkizmir Demirbaş Üye
Kayıt: Jun 23, 2008 Mesajlar: 1318
OFFLINE
|
Tarih: Pts Nis 08, 2013 9:54 am Mesaj konusu: |
|
|
Selam, öyle düşünme ascraeus her konu ilgi çekicidir, ama bazen olabiliyor böyle konunun yorumsuz kaldığı. çünkü Cbf150, cbf150'dir. ne yaparsanız yapın o cbf150 olarak kalacaktır. uzun ömürlü sorunsuz motoru, bol yedek parça, uzun kilometre ömrü, tamiri ve bakımı kolay olması her zaman son kullanıcıların tercihi ve başlangıç motoru olarak gösterilmesi onun yerini haklı olarak sabit tutar. YBr seriside cbf kadar başarılı zaten aynı katergoride motorlar olarak gözükürler ve hiçbir zaman başka motorlarla yarıştırılmaz yada kıyaslanma ihtiyacı duymazlar...
ama 250cc ve üzeri motorlar her zaman muhalif bulurlar. Buna da etmen kullanıcıların kişsel görüşleri, kullanırken duydukları rahatlık, aldıkları keyif, gözlerine ve gönüllerine hitap eden dış görünüm etkili olur.
Çoğu kullanıcı daha motoruna ne kadar yağ konulacağını, yağ filtresinin nerede, hava filtresi var mı yok mu, rulmanlarını bile değiştirmesini bilmezken 100km kaç litre yakacağının hesabını tutar.
Benim verdiğim cevaplarda inanın tamamen felsefe kuram ve mantık yürüterek verilmiş cevaplar oluyor genelde. Bana hoş gelen bir şey başka bir dostumuza hoş gelmeyebiliyor, ben grenaj sevmezken, başka bir dostumuz full grenaj sevebiliyor.
Gelelim küçük cc motorlarla uzun yolculuklara...
ben bugün 44 yaşıma doğru ilerlerken şöyleee bir geriye dönüp flasback yapalım. pejo mopedlerle başlayan motosiklet maceram daha o yıllarda hep uzaklara gitmek üzerine kuruluydu. motora atladığımda şehir merkezine doğru değil tam aksi istikamette şehir dışına doğru yol alırdım. Bizim zamanımızda yurtdışından gelen iki üç büyük hacimli motor dışında binlerce vespa dolaşırdı ülkemizde. Adamların İtalyalardan kalkıp Türkiyeye macera aramaya geldiklerini gördükçe olayın HACİMde değil BEYİNde bittiğini anladım.
yani motorunuzun 125cc yada 1500cc olmasının hiç bir önemi yok, beyniniz kaç cc, yüreğiniz kaç silindirli siz ona bakın...
En uzak yolculuğa çıkmaya karar verin ve bekleyin bakalım motor kendi kendine o yolculuğa çıkabiliyormu, siz anca üzerine oturur marşa basar tekeri döndürürseniz gider...
o yüzden de cc'ye takılmayın, ekonomimin kötü olduğu yıllarda bir tane 150cc keeway almıştım. Keeway 150cc süperlight mı ne öyle bişey. 155bin km yol yaptım. kapadokyadan edirneye, edirneden abanta, abanttan ıspartaya dolaştım durdum. yanımdan roket gibi geçen motorlar beni hiç ilgilendirmedi, sizide ilgilendirmesin. siz, eğer gönlünüzde yatan aslanın 125cc olduğuna inanıyorsanız o sizi dünyanın öbür ucuna götürür, yeter ki inanın!!!
Yalnız küçük cc motorların handikapı işte büyük araçların sollama anınd a yarattıkları tirbulansa kapılmaları ve sert yan rüzgarlarda stabil kalamamaları (stabil:kararlı, istikrarlı).
Yedek gücü olmadığından da tehlikeden kolay kaçamamaları.
kendinize altınızdaki motora göre göre bir sürüş stratejisi geliştirirsieniz, uzunn yıllar boyu bırakın 125'i 50cc yi bile 1500cc gibi kullanabilirsiniz.
Lütfen anlattıklarımı böbürlenme olarak algılamayın, ben hiçbir zaman insanları bir markaya bir cc gücüne yönlendirmedim, ben daima kişinin ne kullanırsa kullansın ""kompleks"" yapmamasını ve bir felsefeye sahip olmasını ve motorun üzerindeyken daima ""HAYATTA KALMAK"" mantığıyla sürüş stratejisi geliştirmesini ve en önemlisi "gitmek" değil "VARMAK" üzerine kendini geliştirmesini salık vermişimdir...
gidebilirsiniz, ama varamayabilirsiniz!! |
|
Başa dön |
|
|
Sponsor Linkler
|
Tarih: Mesaj konusu: |
|
|
|
|
Başa dön |
|
|
ascraeus Yeni Üye
Kayıt: Apr 02, 2013 Mesajlar: 8
OFFLINE
|
Tarih: Pts Nis 08, 2013 3:41 pm Mesaj konusu: |
|
|
süper bir yorum oldu, çok teşekkür ederim. buraya yazılan yorumlar benim için o kadar değerli ki anlatamam. özellikle deneyimlerinizi paylaştığınız için samimiyetiniz için de ayrıca teşekkür ederim. yazdığınız kelimeleri şu andan itibaren düşünmeye başladım. farkındalık yaratılmıştır
bir de size nacizane bir soru sormak istiyorum; daha doğrusu bir öneri istemekteyim.
186 boy 78 kilo birisi için motorsiklet seviyesi başlangıç seviyesinde ama bisiklet benzeri çift teker uzun yol tecrübem ve bilinçli bir güvenim var kendime. en azından hıza kapılmak veya kural tanımamak gibi bir yanım yok, her türlü kendimi güvene alır hatta uzun yolda otobüste bile giderken emniyet kemeri takarım. tavsiye edebileceğiniz bir model var mı acaba, benim şu anda yukarıda bahsettiklerim dışında bir seçenek aklıma gelmiyor, altımda ufak kalmasın 125-250 cc ve arası bir şey olsun tek kıstasım. |
|
Başa dön |
|
|
turkizmir Demirbaş Üye
Kayıt: Jun 23, 2008 Mesajlar: 1318
OFFLINE
|
Tarih: Sal Nis 09, 2013 10:52 am Mesaj konusu: |
|
|
Selam, Yamaha 125wr için Forumun içinde yer alan YAMAHA grubunda görüş ve öneriler sunulmuş, istersen orada ki +/-leri toplayabilirsin, karar vermende yinede ben her zaman derim, yetkili merciii popomuzdur |
|
Başa dön |
|
|
ascraeus Yeni Üye
Kayıt: Apr 02, 2013 Mesajlar: 8
OFFLINE
|
Tarih: Sal Nis 09, 2013 4:06 pm Mesaj konusu: |
|
|
hemen bakıyorum teşekkürler.
------------------------------------------
biraz inceleme fırsatı buldum ve genel yorumum fiyatının çok yüksek olduğu bu paraya alternatif farklı motor temin edebilirim sanırım şu anda internette gezen ortalama fiyatı bu motor için 7000-8000 arası değişmekte, uzun yola gidebileceğim otobana girmesem de düz yolda 100-120 yapabileceğim 186 boya uygun bir şey aramaya devam etmem lazım sanırım başlangıç için bir koreli hyosung alıp devam mı etsem diyorum sahibinden de anahtar teslimi var ama ben muhtemelen ilk etaplarda düşerim o yüzden sıfır almak çok makul olmaz.
bir diğer sorum ise kross motora koruma demiri takmak çok saçma olur sanrım dimi ? |
|
Başa dön |
|
|
turkizmir Demirbaş Üye
Kayıt: Jun 23, 2008 Mesajlar: 1318
OFFLINE
|
Tarih: Çrş Nis 10, 2013 11:22 am Mesaj konusu: |
|
|
selam, cross motora koruma demiri hiç görmedim, sanırım kullanıldığı ortam itibarıyle o demirler sıkıntı yaratıp bir yerlere takılacağından belki zarar almadan kurtulacakken demir yüzünden takıldığı yerde bir kaya sivri bir taş çıkıntı motora bloğa zarar verebilir ve sizde düşerken o demirlerden zarar görebilirsiniz ve ayrıca gereksiz bir ağırlık. cross, öğrendiğim kadarı ile hareket kabilyeti, indirmesi, kaldırması kolay olan ağırlıkta dizayn ediliyor. O yüzden ekstra ağırlık sadece güç kaybına sebep olacaktır.
Sıfır motor almanızı elbette herkes ister, ama eskiler neder bilirsiniz ""acemi nalbant gevur eşşeğinde öğrenir nal çakmasını"", yani biraz pişin, bbiraz ağırlık merkezi kontrolü, hızlanma, yavaşlama, durma eylemlerini öğrenin sonra nasıl olsa istediğiniz motora geçebilecek durumdasınız, hiç kimse ve hiçbirşey sizden daha büyük engel değildir, daha iyiye geçmenize ama önce biraz ısının ve pişin. Unutmayın ki motosiklet kazalarında yaralanmalı kazaların %60 0-50km hız aralığında oluyor. Yani DURURKEN bile risk daima var...
boyunuza uygun uzak doğu malı crosslar var ama güçlü olanlar yine oldukça pahalı, ben x-treme max 150 kullanıyorum, boyum 186 kilom 95-98 arasında değişken, motoru Balçovanın bana göre en pis yerlerinde test ettik ki ben sırtımda indiricem diyordum, büyüklerin peşinden ayrılmadan heryere girdi çıktı ve kısa bir süre sonrada Mehmet Çakaloğlundan aldığım brifingler sayesinde kendime güvende kazandım ve oldukça iyi iş çıkardığına inanıyorum. takdir yine Mehmet'indir. ben daha güçlü cross a geçmiyorum zaten R1100 gibi bir makinaya sahibim. canım hız istedimi oldukça keyif veren bir makinam, macera istedim mi oldukça maceracı Crossum var.
eğer 3000lirayı gözden çıkarırsanız sıfırına bile sahip olabilrsiniz ama otobana girmez baştan söyliyim.
Bu makinaya benzer muadil ve üzeri crosslarda mevcuttur. sitemizde kullanan üyelerimiz var, kimseden şikayet geldiğine şahit olmadım, gelse bile inanın çözümü çok kolay.
yeter ki bol yedek parçalı bir markayı tercih edin. |
|
Başa dön |
|
|
|
|
|
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
|
|
|