Motor Hazır, Sen Kışa Hazır mısın?
Tarih: 23.10.2004 Saat: 13:53
Konu: Endurocu


Kaan bildirdi: Güneş arada bir yüzünü gösterse de artık kış kendini belli etmeye başladı. Kışla ilgili son yazımı hatırlarsanız, kış geldiğinde motorcular gruplara ayrılır demiştim 'garajcı' ve 'harbi motorcular' olmak üzere. O hafta garajcı motorcular için motorlarını kışın nasıl kış uykusuna yatırmaları gerektiğinden bahsetmiştim. Bu hafta sözüm harbi motorculara...

Yani kış gelse de motora binmek isteyenlere... Kışın motora binmeyenler alınmasın lütfen, onlar üfürükten motorcu demek değil niyetim. Hatta kendinize güvenmiyorsanız, çekemem onca ek tantanayı diyorsanız doğru şeyi yapıyorsunuz.

Hafif bir çatlaklık söz konusu değilse kışın motora binmemek en doğrusudur. Neyse şimdi gelelim çatlaklığın söz konusu olduğu durumlarda yapmamız gerekenlere...

KIŞIN GİYİLECEKLER LİSTESİ:

Öncelikle, motorunuzun tüm bakımlarının düzenli yapıldığını farz ediyorum. Motosikletiniz kışa hazır, kalacak yeri hazır, peki siz binmeye hazır mısınız? Sakın ola ki elinizdeki kıyafet ve aksesuvarlarla kışın da karda, yağmurda idare edebileceğinizi düşünmeyin. Peki laf buraya gelmişken giyim kuşamdan başlayalım. Motosiklet için üretilmiş özel su ve rüzgar geçirmeyen çeşitli materyallerden yapılmış kıyafetlerden edinmelisiniz. Aynı zamanda hareket yeteneğinizin kaybolmaması için de Robocop gibi kat kat olmamalısınız. Yani üşümeyeyim diye kırk kat giyinmek yerine işinize yarayacak, doğru tek bir kıyafet seçmenizde fayda var.

En kralından, en korumalısından, en su geçirmezinden, en nefes alıp rüzgar geçirmeyeninden bir mont size iyi bir dost olur kışın. Ama tek başına mont bir işe yaramaz. Tamam, mont vücudumuzun en hayati bölgelesini, göğüs ve sırtımızı kapladığı için elbette ki pek önemli ama diğer organlarımızı da sallapaça geçmeyin. Mesela bot... Ayaklarınız su almamalı ve hatta sıcak olmalı. Bu yüzden özel korumalı kışlık bir motor botu edinmeniz şart. Sonra eller... Eldivende de dikkat edilmesi gereken şey sizi hissizleştirmeyecek kalınlıkta olması. Yani hem elinizin altını hissedebilmenizi, hem de ellerinizin sıcak kalmasını sağlamalı. Su geçirmemesi gerektiğini söylemiyorum bile. Pardon ya söyledim bile bak... Neyse...

Ayrıca, su geçirmeyen şık bir pantolon da kışın bacaklarımız ve oturan yerlerimiz için motorda olmazsa olmazlar arasında. Eller tamam, vücut tamam, ayak tamam, bacaklar ve oturan yerlerimiz tamam. Ne kaldı, ne kaldı, ah ya nasıl unuturum bunu... Hem de ben... En takıntılı olduğum şeyi en sona bıraktım olacak şey değil. Bir dakika, bir dakika. Şu ana kadar okuduklarınızı unutun 'baştan' alıyoruz tamam mı? Yani 'baştan' başlamam gerekiyor. Yani başımızı koruyan kasktan başlamam gerekiyordu! Hep diyorum... Motora biniyorsanız -yaz kış bu söylediğim değişmez- motor aksesuvar ve korumalarına verdiğiniz paraya acımayacaksınız. En iyisinden en güvenilirinden alacaksınız. Bunu tekrar hatırlatır, kışın kullanacağınız kaskın -bence yazın da aslında- tam kapalı olmasına dikkat etmenizi öneririm. Ayrıca, kaskınızın havalandırma ayarlarını da 2 dakikanızı ayırıp bir öğrenin. Hangi hava yolu açık kalınca ne oluyor, 'yağmurda hangisi açık kalırsa su alırım da kafam 10 kilo olur?' bunları çözün. Ayrıca, vizörün buğu yapmasını da önlemeniz gerekir. Ya sağlam bir buğu önleyici kullanmak ya da bazı kaskların özel buğu önleme vizörü vardır, onları kullanmak mantıklı. Buğu önleyici vizör dediğim, normal vizörün içine takılan vizörden daha yumuşak bir malzemeden yapılmış seffaf bir zamazingo. Bir de kışın 'balaklava' olayımız var. Yok ya malaklama değil, o da kışın çok yapılır ama değil. Bu hani şu genelde soyguncuların giydiği sadece gözleri açıkta bırakan kafalıklar var ya, hıh işte onlardan. Bu sizi, -özellikle de boynunuzu- soğuktan korur.

TRAFİKTE TER İÇİNDE KALIRSINIZ

Başka, baaşşşkaaa, başkaaa... Bugün kafam biraz dalgın. Atladığım birşey var mı diye düşünüyorum? Galiba yok.

Kışın motor kullanmanın en sıkıcı yanı trafikte kat kat kıyafetlerle ter içinde kalıp, yol açılıp bastığınızda buz kesmektir. Bu yüzden kışın çok kat giyinmeyip sadece sizi yağmurdan, rüzgardan koruyacak ama bunun yanında da nefes alabilecek malzemelerden üretilmiş ürünleri kullanmakta fayda var. Motorla ilk kışım, tüm bu yazdıklarımı öğrenmekle geçti. Hem de deneyip yanılarak... Kaç gün sırılsıklam dolaştığımı, yanıma yedek kıyafet almadığım, su geçirmez çanta kullanmadığım için rezil kepaze olduğumu hatırlıyorum. Unutmayın motorda sizi ne darbelerden ne de yağmur, çamurdan koruyacak kaporta yok. Kaporta sizsiniz. Bu yüzden kaportayı çizdirmemek için gerekli önlemleri önceden almakta fayda var.

Sürüşe gelince, bu konu aslında başlı başına anlatılacak bir konu. Bir hafta, daha ayrıntılı anlatma sözü verip şimdi kısaca bahsedeyim:

1) Sakın unutmayın; kışın motora binmek trafikte karşılaşacağınız otomobil sürücülerinin birinin bile aklından geçen bişi değil. Yani kışın bir motorun trafikte olması onlar için halüsünasyondan öteye bir şey değil. Yazın bile motosikletleri araçtan saymayan sürücülerin, o buğuda, o aynadaki damlaların arasında sakın ola sizi görmesini ummayın!

2) Motosikletle ıslak ve kaygan zeminde, çok ani hareketler yapmaktan kaçının.

3) Kanalizasyon mazgalları, yol çizgileri pek kaygan olur aman diyeyim dikkat edin. Üzerinde fren yapmamaya, durduğunuzda ayaklarınızla basıp kaymamaya, virajda üzerinden geçerken yatmamaya özen gösterin.

4) Kışın süratle hiç uğraşmayın. Motoru çok yatırmayın. Kendinize daha yumuşak bir kullanış edinin.

5) Özellikle, derin su birikintilerinden çok süratli geçmeyin. Altınızdaki motor kendini birden 'jetski' sanabiliyor. Ama, suyun üstünde düşündüğünüz kadar başarılı gidemiyor.

MERKİT DUBAI'DEN 11'İNCİLİKLE DÖNDÜ

Dünya tatlısı adamlardan biridir Kemal. Hemen hemen hepiniz tanırsınız. En azından adını mutlaka duymuşsunuzdur ülkemize kazandırdığı başarılarından... Kemal, benim hayatıma bir telefonla girip, hiç aklımda yokken, yarışa bir hafta kala Rally D'Orient'e katılmamı sağlayıp, Türkiye'nin dünya çapındaki motosiklet yarışlarına katılan 'ilk Türk bayan pilotu' olmama sebep olmuştur farkında olmadan. Tanımadan önce de sever, takip ederdim kendilerini. Tanıyınca, baktım tam bizim kalem, daha da sevdim tabii... Afacan çocuklar gibi her an bir hınzırlık yapacağını sanırsınız yanındayken. Başarılarına hepimizin alıştığı Kemal, bu yıl Dünya Cross Country Şampiyonası'nın son ayağı olan Dubai Desert Challenge'den ülkemize 11'incilikle döndü. Ne diyelim. Eline, bedenine, yüreğine sağlık Kemalcim...

Tebrikler...

Ayşe Şule BİLGİÇ

Copyright © Endurocu.Com





Bu haberin geldiği yer: Endurocu - Motosiklet ve Enduro Haberleri, Gezi, Kamp
http://www.endurocu.com

Bu haber için adres:
http://www.endurocu.com/modules.php?name=News&file=article&sid=84